05-06-2017
Geçtiğimiz Cumartesi akşamı, ilginç bir etkinliğe davetliydim. Kaleiçi’nde, daha önce ismi Mask Ethnic Fun olan şimdiki ismiyle Jungle Bar'da birbirinden ‘Korkunç Masallar’ dinledim. Antalya Büyükşehir Belediyesi İsmail Baha Sürelsan Konservatuarı’nda tiyatro hocası olan Özcan Akgöz, öğrencileriyle birlikte hazırladığı bu çalışmanın ilk hikaye anlatıcısıydı. Akgöz, ilk önce şaman davulunun gizemli ritmiyle, bizleri doğum şarkımızı hatırlayabilmemiz için geçmişe doğru bir yolculuğa çıkardı. Ardından korkuyu arayan bir çocuğun masalını anlattı.
Sırasıyla 6 güzel sesten, 6 farklı korkunç hikaye dinledik. Kırmızı minik mumluklardan yansıyan mum ışıklarında, tüm anlatıcılar siyahlar içindeydi. Her biri oturduğu sandalyeden kalkıp sırayla, hikayenin ruhuna büründüler, samimi ve biraz da ürkütücüydüler. Anlatıcıların beden dilleri ve kahramanların cümlelerinde tonunu değiştirdikleri gür sesleriyle, kendilerine özgü apayrı tarzları vardı. A. Gizem Özaydın, Begüm Çilingir, Nurhan Metin, Sinem Ceylan, Vahit Balcı, ve Yeşim Vatantürk anlattıkları karanlık hikayelerin sonlarını hep mutlu bir sonla bitirdiler. Her hikayenin sonunda, dinleyicilere dönüp kendi içlerine bakmalarını sağlayan sorular sordular.
Masallar bittiğinde de gözlerimizi kapatıp müzik eşliğinde, kısa bir nefes meditasyonuyla korkularımızı şifalandırdık.
Masallar bittiğinde de gözlerimizi kapatıp müzik eşliğinde, kısa bir nefes meditasyonuyla korkularımızı şifalandırdık.
Çocuklarla beslenen cadılar, kötü kalpli üvey anneler, hayaletler, karanlık ormanlar, yaratıklar… Sanırım dinleyici olarak en çok etkilendiğim masal kahramanı, kötü talihiyle barışmak isteyen kraliçenin şanssız kızıydı. Bir sokağın kenarında duran, içinde yaşayan hamam böcekleri ve örümcekler yüzünden kimsenin dokunmadığı süpürgenin arkasında saklanan kötü talihini arıyordu bu kız. Önünden geçen herkese kötü şans ve negatif enerji bulaştıran kötü talihiyle sonunda barışan şanssız kız, hayatının en güzel mucizesine kavuştu. Detayları anlatmıyorum çünkü siz de dinlemek isterseniz Özcan Akgöz öğrencileriyle ayda bir kez olmak üzere masallarını anlatmaya devam edecek. Onları sosyal ağlarından takip edip tüm etkinliklerinden haberdar olabilirsiniz.
Ben ise gördüğüm her süpürgenin arkasına doğru bakıp gülümseyerek onu arayacağım.
Ben ise gördüğüm her süpürgenin arkasına doğru bakıp gülümseyerek onu arayacağım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder