29 Eylül 2017 Cuma

Neler gizli telefonlarınızda?

09-06-2017
İtalyan yönetmen Paolo Genovese’in hikayesini yazdığı ve yönettiği, tam günümüzün ihtiyacına uygun bir film izledim. Filmin İtalyanca ismi ‘Perfetti Sconosciuti’ Türkçe’ye çevrildiğinde ‘Mükemmel Yabancılar’ diyebiliriz.
Film ayrı ayrı sahnelerde, bir yere gitmek için hazırlanan çiftlerin, kendi evlerindeki telaşlarıyla başlıyor. Yemek için davetli oldukları evin hanımefendisi ergenlik çağındaki kızıyla sorunlar yaşayan bir psikiyatrist. Yemek masasına oturduklarında, onun önerisiyle herkes cep telefonlarını masaya görünür şekilde bırakıyor. Ve kime mesaj ya da mail gelirse masadaki herkesin duyacağı şekilde okuması kararını alıyorlar. Cep telefonlarından biri çalarsa da hoparlör açılıp konuşulacak diye karar veriyorlar. Bu oyunun amacı, kimin ne kadar sırrı olduğunu ortaya çıkarmak. Tabii oyun başlamadan önce kadınlar ve erkekler hiç itiraz etmeden, saklayacakları bir şeyleri olmadıklarını söylüyorlar. Ama yine de her ne kadar bu oyunun saçma olduğunu dile getirseler de dakikalar sonra her birinin hayatında geri dönülemez değişimler başlıyor. Filmin sürpriz bir sonu var, belki izlemek istersiniz diye anlatmıyorum ama Paolo Genovese bize, hepimizin içini kemiren o soruyu soruyor:
“Cep telefonlarınızda neler gizliyorsunuz?” 
Eskiden de iki yüzlü arkadaşlar, ihanet eden eşler ve saklanan sırlar vardı ama şimdi hepsi elimizi uzatsak okuyup öğrenebileceğimiz kadar yakın. Yazılarımı okuduysanız bilirsiniz, facebooktan nefret ediyorum. İnstagram ve diğerlerinden biraz daha az nefret ettiğim için kullanmak zorundayım. Benim nefretim o sosyal hesaplar ardında gizlenen zaaflar değil; ben her şeyin görünür olmasından rahatsızım. Sakinliği, sadeliği ve özellikle şu günlerde izole olabilmeyi özlüyorum. Evet, eskiden de duyar ve öğrenirdik sadakatsizlikleri ama şimdi her şey daha kolay. Cep telefonlarında internet olmadan da ihanet daha kolaydı. Kimin kimlerle mesajlaştığı, nasıl isimlerle kaydettiği… 
Hepimiz bireyiz ve kendimize ait özgür dünyalarımız olmalı ama bu yanımızdaki insanların iyi niyetini ve masumiyetini suistimal etme hakkını bize tanımamalı. Evli olduğu halde başka kişilerle flörtöz mesajlaşanlar, çok işim var diyip telefonunda oyun oynayanlar, bir ufak cevap yazmaya bin bahane uydururken aslında dakikalarca videolar izleyenler… 
Ellerimizde parlayan o kuru kutular şeffaflaşıp her şey duyulur ve okunur olsaydı, koskoca bir yalan balonunun içinde dönüp durduğumuzu görebilirdik. Ve bundan hoşnut olduğumuz yalanına inanmışız gibi…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder