16 Ağustos 2017 Çarşamba

​Hasbelkader mi hayatlarımız?

25-04-2017

Günlerden bir gün zihnimde dolaşan kelimeler, hayal gücümü sabote ederken, dedim en iyisi oturup bir konuşalım. Ne istiyorsunuz benden? 
Sordum. 
Sizi, anlamınızı ve bendeki yerinizi seviyorum. 
İhmal mi ettim, daha çok mu anmalıydım? 
Harflerinizi yan yana getirip sesimle buluşturmalı mıydım daha sık?
Anladım, bana bir şey anlatmaya çalışıyorsunuz. 
Eskiden masamda bembeyaz kağıtlarım, dolma kalemlerim vardı. Şimdi kara klavye üzerinde iki elim ve sürekli kuş misali oradan oraya uçan, dağılan düşüncelerim var.
Konuyu "ilham"a getiriyorum diye kızmayın, bahane üretmek değil isteğim, tembelliğime iyileştirici sebepler bulmakta bile üşenirim biliyorsunuz. Böyleyim işte, kırılınca başka bir şeylere, sizden kaçıyorum. Siz de gelip zihnime yerleşiyorsunuz. Haklısınız, bir zamanlar nefes almak gibiydi yazmak. Ne oldu da körleşti kalemim ki; kalemlerim bile odanın diğer ucunda. Şu parlayan ekran, parmaklarımın ucunda harfler, bekliyorsunuz, bekliyorum...
"Al eline kalemi kağıdı o zaman" dedi kelimeler. Doğru söylüyorlar.
Tamam hadi şimdi esas konuya gelelim, ne istiyorsunuz benden?
Siz üçünüz:
Hasbelkader
Tahammül
Tekâmül
Değişmedim ben. Sizi en güzel halinizle yazmak ya da bir şarkıyı çok güzel söyleyebilmek gayreti gibi, hayatımı, kusursuz yaşama dileğimin 5 yaşımdaki saflığı aynı. Büyümek ve değişmek denen o kısma gelemedim. Neyi seçtiysem hayatımda, sonuçları için canım yandığında kimseyi suçlamadım. "Kader" deyip sorumluluktan kaçmadım. Sardım yaralarımı, sevdim izlerini. 
"Hasbelkader" senin, bana yaşattıklarının kıymetini biliyorum, bilmiyor muyum söyle? Peki hepsi mi senden? Hiçbiri benim başarım değil mi? Ama hani "Evet" lerim, "Hayır"larım? İşte tüm o cevapların sonucunda sen varsın yanımda "Tahammül" ve bu nedenle zihnimde baş köşedesin uzun zamandır. Sen, en sevdiğim ve en çok anlamını yaşamak istediğim "Tekâmül", sen söyle daha ne kadar yolum var, kaç "kırık hayal", kaç "evet", kaç "hayır'"lardan geçmeliyim?
Önümde bembeyaz kağıda yazıyorum sizi, kurşun kalemimin ucu pek iyi değil, hoş görün beni bu gece. Yine kırıklar var gönlümün derinlerinde, madem geldiniz, iyileştirin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder